Yine bir sefer, yine bir savaş meydanı, laf dinlemiyor ki şu arsız kalbim
Savaşların sonucunu bekleyeceğim diye geçti ömrüm, bir Allah bir ben bilirim
Bazen kazanacağım diye umutlandım bazen kaybedeceğim diye üzüldüm
Azrailin yüzünü daha ölmeden önce gördüm
Kalbim şeytan misali fısıldıyor ''haydi ha gayret, bak bu sefer ki söz son savaş
Hem korkuyorum demekten utanmayacak mısın? O zaman ister hızlı kaç ister yavaş''
Belki doğru söylüyor ama kolay mı incinmeyi göze almak?
Her savaş meydanında bir uzvunu bırakmak...
Birde aklım beliriyor ara sıra her şey yetmezmiş gibi
Yardım edeceğine savuruyor, sanki düşmanın safındaki biri
''Ne çok seviyorsun hayallerde, rüyalarda dolaşmayı
Kabusla uyanmaktan bıkmadın,kabul et gerçeklerle yaşamayı''
Evet doğru diyor...
Yine tezgaha serilip kendimi pazarladım insanların arasında
Değerimde yok ki benim, her şey yarı fiyatına akşam pazarında
Yıkılsın mı? Yıkılsın! Her yer tarumar...
Yok mu bu bekleyişten kurtaracak bir anahtar?