İçimdeki çığlıkların hepsi kanlı canlı bir beden oldu da karşımda dikilmeye başladılar tek tek. Birini susturunca diğeri başlıyor. Kapı dışarı etmeye çalışıyorum, olmuyor; kulağımı tıkıyorum, nafile, susmuyorlar. Ben seni beklerken deliriyorum sevgilim.
Bu bekleyiş sancıları kalbimi çürütüyor, bana reva gördüğün bu hayat benim üzerime yıkılıyor da kaçmak için kolumu dahi kaldıramıyorum. Enkazın altında çürüyüp gidiyorum. Evim bildiğim o ev başıma yıkıldığından beri adım atamıyorum sevgilim, oturuyorum bir kaldırımın kenarına, bulutlar yalnızlığımı çaktırmadan ağlayışlarıma eşlik ediyor.
Ben hiç bu kadar güçsüz olmamıştım.
Ben hiç bu kadar sensiz kalmamıştım.
Ben hiç bu kadar sensizliğin dibini sıyırmamıştım sevgilim.
İnsaf et!
Uzat elini, kaldır beni bu enkazın altından.
Kurtuluşum senin elinde.
Bekliyorum sevgilim, biliyorum geleceksin.