Ne vâkit imsâk bu kanıma tecelli edecek kadar

yanık,

târumar.

Ne tür bi hazîn ki,

Vâhdeti bir tan vâkti kadar harâp!

Eyvah!

Eyvah ki cânına can ser-i lâhdinde bir yâr!

Yâr'inki hâli bîtap!

Bu ne arzu teşkîli savunur?

Savunduğu dağlara bârân savurur!

Bu vücûdu istilâ edecek yakîndir ateş.

Âteş-i can olmasa felek ne vakit dönecek!

Yek kitâbim pe-rîşân hâlde, ağyâr hezeyân.

Şakağımdaki damarım adetâ zelzeleyi ifâde.

O soğuk musallâya sırtın değdiğinde

ağarmış,

kaderin cefâsını yükledi dört hayat-i kâfi şâhıs.

İhtiyâr duaya çâresini masum nazâr eyledi.

Gam uğruna rükûyu kazâ hatr yeğledi.