pencerenin önündeyim ,yansıyan gölgen , hararetli konuşman, hızlı el hareketlerin , hep bir telaşenin içinde ki yüz hatların ve ara ara gülmen, gülerken başını öne eğişin. Gülmen söz konusu olunca virgül gelmemeli cümlelerime aslında, çünkü her gülümsemen de yaşamaya sebep bir çok bahane buluyor insan , güneşin gözüme geliş açısı , ağaçların yapraklarını oynatması , bi garip iç gıcırtısı , daha bir çok şeye sebep olan bir hadise ,virgülle nefes aldırmayacak , soluk kesecek kadar güzel.

izliyorum seni kısa bir süre , beklemiyorum , biliyorum beklemelerin sonunu . Sadece izliyorum , mavinin tonları en çok sana yakışıyor, siyah bir tek seni kapatamıyor. Ellerin ceplerinde çıkıyorsun binadan ,görüyorum ,gideceğin yolları da biliyorum, yolları medeni bir şekilde ayırdım,denk gelmelerin ihtimallerini hesaplamıyorum ,kaçacak yerim çok olduğundan varacak yerimi henüz bilmiyorum, yavaş yavaş kabullendim hızlı hızlı gidiyorum. Senden uzaklaştıkça havanın soğuduğunu kırmızı burnumdan değil de ellerimden anlıyorum, ilk en çok ellerimi seveceğim diyorum ,ellerimi sevdikten sonra ayaklarım durmayı öğrenecek , herşey ya da ben daha iyi olacağım demiyorum ama , sevgi konusunda tek kendime cimri davranmayacağım mesela diyorum .Üfleyince sönmüyormuş ateş ,artık daha fazla yangına da sebep olmayacağım . Keşkeleri yazıp sonra çöpe attığım cümlelerim gibi silinip gidecek kafamdan , seninle olan iyikilerim eskiyecek zamanla , ben bir sebeple tazeleyeceğim haberin olmayacak, nefret nedir öğretmeyeceğim inadına ruhuma ,düzenli uyku nedir öğreteceğim ama uykusuz sabahların başlangıcın da yalanlar söylemeyeceğim anneme , bir yerden sonra belki yine sökülmeye başlayacak ama dikmeyi öğreneceğim annemden , babamdan dinlediğim aşk hikayesini çocuklarıma anlatırım belki artık ezberledim anlatma diyip sandıklara koyacağım . Fotoğraf karelerinde olacağım, bir kadrajın bir karenin beni ağlattığı gibi gülümsetmesinide sağlayacağım . Belki seni yanımda arayacağım ama yutkunup yumruklarımı sıkmayacağım artık. 

Pencerenin önünde olacağım yine , bu sefer beklemek için değil izlemek için başka manzaraları da  , acılarda bana takılmadan gelip geçecek . İlk kez o iskeleden vapura bineceğim , yine de beni kıyına vursun diye dışarıda oturacağım , saçlarımı kesmediğim için rüzgar okşayacak her bir teli , adının geçtiği kuşları arayıp,  içimden şiirlerle eşlik edeceğim bende. Bir çiçekçiyle sohbet edeceğim sordun mu beni diye , bir kuryeye diyeceğim yaktın mı bir sigara da benim hatrıma, bir hediye göndereceğim kendime,hayatımın bir yerinde unutacağım onu da . Tüm duygularımın tekrardan yüzü kızaracak , bir çiçek almalıyım diyeceğim kendime dikenlerini hatır uğruna tutmayacağım türden , çok gürültülü sessizliklerden bir kaçı hala yanımda olacak , biraz da kargaşanın içinde kalacağım biliyorum , bu karmaşa seni bana hatırlacak her seferinde.. tam bir hengame içinde herkes evine yetişmeye çalışacak , ben evimden kaçacağım ..