Ve yine beni korkudan görüyorum 

beni titrek bir elin dokunuşunda

beni öfkede, yenilmiş tırnakta

geçmiş       şimdi aynıyken 

       gelecek 

                    zamanda. 

Beni uyumlanmaya çalışmakta duyuyorum 

beni kötü şeyler söylenirken dilin ucunda

her şeyde beni sezebiliyorum en çok kaygıda 

geçmişi geçemeyen birinde 

                            yansımam. 

Beni yankıda, sarhoşlukta, kızarık yanakta 

saklayan parmaklarda kaçamadan izliyorum

durgunluğuna bakılan bir adamın ağzında 

çürümüş ve üzeri çöple kaplı şeylerde hem de. 

Ve hüzünde.    Ama sebepsiz hüzünde 

         Hüzün 

mutlu olunması gereken yerlerde seçiyorum 

Beni, ağlamakta, lamba kapatmakta ve yastıkta

beni yadırganan yerlerde eğreti ve açıkta alıyorum. 

Beni soğuk bir evde karanlıkta pencereden 

              beni 

martı sesleri eşliğinde üşürken evden uzakta yine 

sargılı yanık bir vücutta kanserli bir çift kadın memesinde şefkatle, beni çok kez hastayken

Beni her şeyi aynı anda düşünmede görüyorum 

sesi unutulan bir annede, bitmeyen bir kokuda

beni düşmekte, acının aşıldığı uykuda 

                                   beni 

bırakılmışlığa kusmakta ansızın gelen bulantıda. 

Büyüsünü kaybeden gizemde tanımlıyorum beni 

hep çünküyle başlayan cümlelerde 

                                 doğmaktan 

bıktıran bir döngüde tutuyorum 

                    beni 

sınırlarda, kapanışta, içeride ve dışarıda tanıyorum

Beni görmediğim hiçbir yer yok 

Beni toplu haldeyken hiç görmüyorum.