Sana söyleyemediğim her şeyi kulağıma salıncak yapıyorum.



Rüzgarlarım şikayetçi ırmaklarından 

Sesim geçmiyormuş oralarda.

Kayanın keçi tarafında dayanıyorum, öyleyse varım. Kurşunda geçiyormuş geceden hainde. 

Sürekli rüzgarların yöresindeki ağaçlar otostopa kalakalmışlar. Yerin kulağına karga bırakıyor beni, şeytan örsünde; ceviz çatırdaması. 

Ha düşündüm ha düşeceğim. 

Bir insana karışma isteğim ceplerime düğmeler ilikletiyor. Son adres yöre ağzında. 

Kulağım tarladan getirdiğim mor cesetlere emanet yörenin ağzı pandomim. 

İki kuşak öncesi hikayeyi posasından sıyırır gibi kollarına topluyor.. 

Ey, Nemeçek korku seninle beraber arsada. 

 Ha pal ha sal akıp gidiyor yaşamda. 

İnsan sever gibi seviyorlar gökdelenleri. 

Göz yaşın kadar ev geçti üzerinden. Hainler de ağlar, gece de. 

Kibarlık kalabalıktır. lütfen köylüler evinize gidin.