Onlar
dertler yüklerler, gül rengi ümitlerle
fezadan iner kalıcılaşırlar, inatçı sözlerle
ardın’ açık unutur, takılı kalırlar gidenlerle
raksı ihmal ederler, örterler kumdan renklerle
çekilirler yumuşak ufka, engin tepelerle
bin gelir de tek dönerler, alışılmamış kimliklerle
Onlar da
dağıtırlar yek illeri, kaybolurlar sislerle
yazılamaz merhametleri, ne defterle ne ciltlerle
kanıtlanamaz kudretleri, davalarla ve belgelerle
karşılanırlar ellerde, coşkuyla ve güllerle
korurlar mahrumu, sınırlarla ve çitlerle
Onlar ki çünkü,
bilemezler
niye gelir
şer ve sefa
ne zaman gelir
tecrit ya da sükna
kimle gelir
hakir ve hülya