İnceden bir baş ağrısı, nedir sebebi bilemiyorum.

Her şeye rağmen hissedilen boşluklar mı yoksa o boşlukları doldurmaya çalışma çabası mı?

Hissedilenler bizleri biz yapan duygular değil midir aslında? Çok büyük bir boşluktayım, uçurum beni kendine çekiyor. Fakat uçurumun rüzgarına kapılmamaya niyetliyim.

Bunun yanı sıra her geçen gün yıprandığımı hissetmekten kendimi alıkoyamıyorum.

Nedenini kestiremediğim her durum bu duyguları içimde yoğunlaştırıyor.


Ben kendimi bilirdim; aslında neşeliydim, kötü hisler beni alt edemezdi. Fakat demek ki insan bir süre sonra karamsarlıkla mücadele etmeye başlıyor. İşte o an artık savaş içinizde, kendinizi muhteşem hissetmek de kendinizi uçurumdan itmek de sizin ellerinizde.

Peki o uçurum ya da muhteşemlik ne ile belirlenir?

Hayatın kurallarına göre mi sizin kurallarınıza göre mi?..