Martılar kanat süzerken
Gideceğim bu şehirden.
Gideceğim;
Kimse duymayacak,
Hissetmeyecek
Bir ben hiç olmamış...
Son kuşlar da göç edince mevsimiyle
Bir ben,
Çekeceğim ellerimi deniz mavisinden.
Bir ben,
Benden geriye hiç kalmamış gibi.
Karlı bir kış sabahı
Bu şehrin göklerinden gideceğim.
Yağıp da usul usul
Hapsedince sesleri içine,
Dokuyup soğuğu içime
İçimin çöl sıcağına mesken edeceğim.
Yağıp da kapandıkça her bir ayak izim
Kimseler görmeyecek,
Ben gideceğim.
Bahar gelecek bir türkü tutturup gideceğim.
Bir türkü ki
Küfür gibi!
Edilmemiş ve hiç edilmeyeceklerden...
Sessizce bağırıp
Söyleyeceğim içimden
Ve ben,
Yavaş yavaş tüm evlerden
Koşar adım bu şehirden gideceğim;
Hiç gelmemiş gibi.
Bir mum yakıp yıldızsız bir gecede,
Yanına boş mektuplar dizeceğim.
Zayıfladıkça ateşi
Geçeceğim kandillerden.
Bir çıra gibi
Hasretleri tutuşturup ışık edeceğim
Bir ışık ki,
Destanlarca düşmeyecek dillerden
Son destan yakılıp,
son mum da sönünce
Külümü savurup geçeceğim bu şehirden
Hiç yanmamış gibi.