-bir gece ne kadar hüzünle dolabilir?

-senin içime dolduğun ölçüde.


1. ıslak ellerim

dokunduğunda memelerine

         iki dünya bir oldu;

                 bugün ve yarın

                     gece ve gündüz

         iki sonsuzluk öptü birbirlerinin dudaklarını;

         biri aydınlık ve sıcak, biri serin ve kara.

ardından bakıyorum gemilerin

köpürtüyorlar tuzlu denizi

ve yükseliyor deniz;

                       deniz atıyor kendini kıyılara.

sol tarafından görüyorum yüzünü

alnından başlayıp göğüslerine dek

oradan omuzlarına

-yıkılan puslu imparatorluğa-

saçlarının ardındaki sise

ve oradan

yaşamak denilen kargaşaya

senden geçip

dünyaya varıyorum

benden geçip

yanlışa varıyorsun.


2. ağdaki balık:

benim ruhum/benim ruhum;

benim ellerim/benim ellerim;

en çok

     senin ellerini

     tutarken benziyor bir çift ele.

bir yer var

senin hemen yanında;

daha önce oturmamış kimse.

bir yanı var dudaklarının;

öpmemiş kimse daha.

işte orda/işte orda;

benim

          kimsesizliğim

sesini kimsenin duymadığı/orda.


-okudum adını şiirlerin sonunda.

-hep şiirler, hep şiirler; oysa biraz da sen vardın.