ölüm kokusu geliyor burnuma

bedenim zifiri karanlıkta

kuşlar yönümü gösteriyor

yönümü nereye çevirsem karanlığın içinde

varoluşsal sancılar

şimdi yok oluşlar

hiçbir resim beni renklendirmiyor

ve hiçbir boya rengimi tasvir etmiyor

babaya karışmış ölüm kokusu

zamanın dibinde

bir o kadar da içinde

içsel zevkler

hayvani arzular


nefesimi kesen birkaç güzel cümle

toprağın kokusu evimde

akrebin yelkovanın yer değiştirmesini bekliyorum

hep bekliyorum

üstüme yakışmayan bir hayat

narin ve zayıf bedenden artakalan sömürgecilik

korkuların bastırıldığı odalar

sokakların tozlarından arındırılmış çocuklar

dokunulmayan hayatlar

bir de narin ve zayıf bedenden artakalan sömürgecilik