başını omzuma koy

seyredelim şu çürüyen dünyayı

seyredelim denizleri,

                     birbirimizin yüzünü;

                     başka çocuklarda.


-yaslan göğsüme sevdiğim

benim gönlüm gök gibidir

açık deniz gibidir

pas tutmaz benim içim

yeryüzü gibidir, toprak gibidir-


avuçlarım

yağmurlarla doluydu bazen

yüzüyle sevdiğimin

tohumlarla ve kuşlarla.

dolup taşıyordu avuçlarım

sevgiyle; sevgiden.

şimdi sancıyor yalnız

avuçlarımda yüreğim

sancıyor yapayalnız.


değişir

elbet

bu rüzgarın

yönü

elbet yüzün

bana döner

bütün

güzelliğiyle

ve ben

alnından

dizlerine dek

öperim

içimde seni

bir soğuk

öyle bir soğuk

okşar etimizi

bir günah ki

bölüşürüz

bir cenneti

bölüşür gibi mutlu.