Bir Çiçeğin Gölgesinde


şu kulağımı çınlatan curcunalı hengâmede

bedenden ayrılarak hürriyetine kavuşmuş bir ruhum

bir çiçeğin gölgesinde sonsuzluğa uzanıyorum

tanrılar katına erişiyor ellerim göremesem de

her nefesimde kendimle yalnızlaşıyorum

ve boğulmak kalıyor geriye öksürük nöbetlerimde


duman duman giriyorsun kanıma büyük bir yıkıcılıkla

ve hız kesmeden yerle yeksan ediyorsun bilincimi

boğazımdan uzanan bir yangın aleviyim kasıklarıma

vücuduma yayıldıkça kıvılcımlar çakıyor içimde

bozuyorsun derimin altında gümbürdeyen damarların nabzını

keskin yırtıcılığınla bir bir hücum ettikçe kanıma

karşı koyulmaz yersiz tebessümler beliriyor yüzümde


bir kuş tüyü kadar hafif hissetsem de kendimi

göğsümde sallanan başımı kaldıramıyorum

düşüncelerim kanlanarak eritiyor gözbebeklerimi

inan şu kısılmış gözlerimden utanıyorum

hırslıca gelgitlenen denizden daha da dalgalıyım

bir okyanusun ortasında çırpınıp çıpınıp boğuluyorum


içimde çok şey birikmiş

anlatmak istiyorum

ciğerlerim katranla dolmuş

dilim kelimelerle düğümlenmiş

konuşmak ağır geliyor dudaklarıma

anlatamıyorum.


07.06.2023

Berat Güney