...

kutsanması ise bu bir hayatın

ve gecikmişse kapı önündeki davetsiz misafir

yağ üzerime yağmur

benden daha ağırsan dök kendini yerlere

içime de yağ

taşır bendeki hayatı gözkapaklarımdan

sesimdeki alacakaranlık gizemi

derin mahzenlere kapat


yağ diyorum !

yüzüme yağ


bahara daha varken

güneş başka iklimlerle düelloda

ve perdesiz güne hasret evler için

toprağın bereketli rahmi uğruna

yağ diyorum yağmur

bizden topladıklarını geri veriyorsan yağ

acı ; kursağımda bir dilim lokmayken

vesikasız bir ömrün kiralık gözyaşları olup yağ


ah kanımda gelgitler çıkaran gökyüzü

artık düşüyorsun gözbebeklerime.