Bir dünya çöktü omuzlarıma. Bir dünyanın mutsuzluğu, acıları ve dinmeyen gözyaşları... Ana rahmine düştüğümde başladı ve yaşamla birlikte devam etti. Her şey daha ahenkli ve katlanılmaz bir hâl alırken anıların yükü çürütüyor bedenimi. Hiçbir yaşanmışlığı küçümseyemememin acısı var kalbimde. Günümü yaşayamıyor, geleceğe dair bir hayal kuramıyorum. Anıların içinde yaşamaya çalışıyorum. Ruhumu emen, kurtulmaya çalıştıkça her yerime yapışan anılarda. Bir insan bu duruma nereye kadar katlanabilirdi? Göçüp gitmek ancak kalemimde. Geçmişten kurtulmayı beceremeyecek kadar aptal, göçüp gitmeyi başaramayacak kadar korkağım. Klasik bir iç konuşmaya döndüm yine.


Velhasıl kelam bir dünya yüklendi omuzlarıma. Bir dünyanın umutsuzluğu, çaresizliği ve bitmeyecek çilesi.