Ateş doğuran su birikintilerinin birinde,

bir ağacı sırtlamış bir karınca,

Az ötede kaplumbağayı kovalamaktan yorgun düşmüş genç bir aslan,

Yelesinde dinlenen minik bir fil,

Herkes kendi derdinde yine,

Kim kurtaracak,

balığı boğulmaktan ?

...

Rüzgar uçuruyor,

tepesinde cüce bir zürafanın oturduğu koca bir kayayı,

Güneş yakasından tutmuş yine,

bırakmıyor zavallı ayı,

Geceler çokça aydınlık,

Gündüzler epey karanlık,

Kim doğuracak şimdi,

yuvarlak yıldızları?

...

Kuşlar niye yalın ayak,

Insanlar neden kanat çırpıyor,

Kaldırımda sevimli bir palyaço ağlıyor,

Umurunda değil

çocukları güldüren korkunç adamın,

Bu sessiz hengamede,

kim kaldıracak yerden bulutları ?