doğallık, sıradanlık ve samimiyet bu dönemlerde en az gördüğümüz mefhumlardan sanırım. bu sebepten olsa gerek, uzun süre kendime sordum durdum: ‘komplike olmadan güzel olabilen bir şey var mıdır aşktan başka? güzel olan her şey illa dallı budaklı ve herkesin göremediği bir şey mi olmak zorunda?’
sonrasında, lisedeki edebiyat derslerim geldi aklıma. şiirine bir virgül eklemek için yıllarca düşünen yahya kemal, sanatlarını yalnızca saray çevresinin anlayabildiği divan şairleri, halkın anlayabildiği hece ölçüsüne ise ‘köylü vezni, parmak hesabı, eşek anırması’ diye isimler takan sanatçılarımız. yanlış anlaşılmasın, hiçbirinin sanatına laf söyleyecek nitelikte değilim. ancak sadece 16 yaşındaki benim de, sokaktan geçen süleyman efendi'nin de anlayabileceği bir şiir olsa ne güzel olurdu!
arayışım, orhan veli’nin kalemiyle son buldu. orhan veli'yi keşfetmek, benim için ateşin keşfinden daha önemliydi: çünkü bilirsiniz; hayatımız bilmecelerle doludur. zorluklar, denklemler, anlaşılamayan veyahut yanlış anlaşılan sözcükler. orhan veli'nin şiirinde bu yoktu. dümdüzdü. anlatmaya çalıştığı şeyi tek kelimeyle anlatıyor, benim gibi laf kalabalığı yapmıyordu. yanlış anlamak ve şiirine alınmak mümkün değildi orhan veli'nin.
bu kadar iddiasız olup da nasıl böyle iddialı olabiliyor anlayabilmiş değilim açıkçası. nasır kelimesi bile, hiciv sanatı ve garipçilerin bakış açısıyla harmanlandığında ortaya böyle sanatsal, tek bir dizesinde bile birçok şey anlatabilen bir şiir çıkarıveriyor ortaya.
bundan yıllar öncesinde kaleme alınan şiirler, sanki şimdiki zamanda yazılmış gibi zamansız ve evrensel.
kısacası demem o ki, bir şeyin güzel olabilmesi için illa lüks, komplike veya güzel görünmesi gerekmiyor. aslında sıradan şeyler, hayatımıza birer ayna tutabildiği içindir belki, bazen çok daha güzel görünebiliyor, çok daha anlamlı gelebiliyor kulağa.
bu yazdığım ilk düz yazı. karşılaştırdığım sanatçılar veya akımların hiçbirine saygısızlık etmek istemem, yalnızca kendi fikrime göre yorumladım; zira hiçbiriyle aşık atacak kadar sanat sahibi değilim. umarım keyifle okursunuz, teşekkür ederim.
Yunus Emre Özcan
2021-01-13T15:32:39+03:00Orhan Veli'nin şiiri dediğiniz gibi bence de 'dümdüz'dür. Şahsen ben şiirde anlam kapalılığını ararım, anlam'ı 'kapmak' okuyucunun görevi olmalı kanımca. Orhan Veli ve Garip şiirinin eleştirileri için Attila İlhan'ı önerebilirim size. İyi günler dilerim.
betül
2021-01-12T19:02:03+03:00çok teşekkür ederim Elif,umarım ilhamımızı kaybetmeyiz:)
betül
2021-01-12T13:50:30+03:00ben teşekkür ederim Gülşah,kelimeyi duymamıştım ve araştırdım,çok hoşuma gitti. minimalizm sadece modada kullanılan bir akım olmamalı:)
betül
2021-01-12T12:36:03+03:00teşekkür ederim Cem :)
Cem Kılınç
2021-01-12T12:31:54+03:00Güzel ve açıklayıcı bir yazı kaleminize emeğinize sağlık:)