Yalın ayak koştuğun yollar, bir deniz kıyısına vardı mı?
Atamadığın ne varsa attı mı seni, derin bir kuyuya?
Akşamın elemi, mahûr bakışlar, küskün sevgiler...
Her biri, yakana yapışmış; gözlerinden akmış.
Yenilmez rûhunun kökü, usul usul çürüdüğünde,
Filizlendirdiğin ümitler, tek vuruşla yıkılmadığında,
Cümlelerin, hecelere bölünüp kalbini dağladığında,
Anlayacaksın, anlayacaksın bu diyâra göz kırpmayı.
Vurgunken durgun, durgunken vurgun olmayı.
Fakat sen, sevinçlerini sevindirmeyi unutma!
Bir gün, bir güneş doğar; karanlığın, aydınlık dolar.