Çaresiz sineklerin vızıltılarına tapınan katatonik peygamberlerin kıpırtısız yaşamları arasında,

Tanrı’nın sırtında cenneti gezeceğini hayal etti çocuk.


Birden daha fazla kısıldı sessizlik zihnimde,

gitgide büyüdü yalnızlığım.


Bir his! 

İçimdeki tüm anlamsızlığı tanımlayan, nedensizliğimi ürküten bir his;

taşarken yeryüzüne göğüs kafesimden,

ellerimdeki çizgileri saymaya devam ettim. 

22 kez tekrarladım: ''bu avuçlarla çocuk olunamaz!'' diye.

Halbuki 7’de fark etmiştim, 8'de Tanrı yok diye bağırdım! 

''Tanrı yok, dur burada, büyüme yalnızlığım.''


-Erkan Kasisyah Erarslan