Bir kravat nasıl bağlanırdı Asuman,

Kumaş pantolon hangi çizgiden ütülenirdi,

Gidişinle yaşam çizgim silindi Asuman.

Sen varken hiç bakmadım

Kaçta alınmalıydı benim ilaçlarım

Dakikasını bile geçirmezdin sen

Beni benden çok bilir,

Beni benden çok düşünürdü incecik yüreğin.

Şimdi kaç derecede yıkanacak

Geceleri yokluğuna ağlayarak kirlettiğim

Çeyizlik nevresimin.


Fasulyen kaynıyordu tencerede,

Topladığın erikler komposto olmaya bırakmıştı kendini.

Semaverde demlenen çayın kokusu sarmıştı mahalleyi.

Gel dedim sana hadi otur da bi çay içelim

Daha sıcacıktı kızının poğaçası ve keki

Yerleri süpüreceğin tuttu Asuman.

Yeryüzündeki yaşamının son dakikalarıymış süpürdüğün

Bir duvar çöktü üzerine,

Bir duvar dik durmak içindir

Senin üzerinde ne işin vardı!

Ah Asuman,

Bir beton parçasıyla yıkılacak kadın mıydın sen...


Cihazlara, ilaçlara bağlı bu adamın ölmesinden korkardın hep.

O adamı bir başına bırakıp gitmek yakıştı mı sana

Hem oksijendi evde içime çektiğim

Hem de senin varlığın

Şimdi bir tek oksijenle nasıl yaşarım ben.


Çocuklarımızı öksüz bıraktın Asuman

O güçlü oğlun morg önünde yığılıverdi yere

Bayram diye geldiği cenazesi oldu annesinin

Büyük kızına mı güvendin giderken

Hani o gelirdi ya her şeyin üstesinden...

Evlatlarına hasret geçirdiği yetmiyormuş gibi yıllarını

Bir de anne hasreti mi bıraktın ona?

Hiç görmediğin iki torun daha koydun beşikte.

Hayat telaşında kaybolup giden evlatların,

Uzağa evlendirdiğin kızların,

Evini doldurdu cenazende Asuman, sen yoktun.

Anneler ölür mü hiç Asuman

Hem de çocuğunun gözü önünde

Hele bir de bayram arefesinde

Nerede, nasıl olduğu bahane de

Anneler ölmemeli be Asuman!

Onlar öldüğünde

Ev ölür, tarla ölür, baba ölür, evlat ölür

Yaz günü kışa dönüşür. 


Ev senin varlığınla evdi.

Gardırobu açsam şimdi

Giyemediğin bayramlığınla

Saçlarının kokusu henüz gitmemiş tülbentlerinle mi konuşacağım?

Kışa hazırlık diye doldurduğun derin dondurucudaki

O yiyecekler mi tutacak elimi?

Ah Asuman!

Sen bir gün öncesinden havluları yıkarken

Bayramda temiz olsunlar diye değil miydi?

Neden tabutunun üzerine koymak için istiyorlar şimdi?

Yıllarca ocakta çalışıp dost olduğum kömürler

Meğer düşmanmış bana.

Nasıl yıkılır bir kömürlük üstüne

Ah Asuman!

Buzu kömür olan bir kış bıraktın bana.


Sabahları ağrılarla uyanırdın

Dindi mi ağrıların

Ölmekten korkardın hep.

Şimdi n'apıyorsun orada?

Yok mu bir ulak,

Bi haber yollasa senden bana.

Allah'ım çok yakmasınlar canını,

İyi bir kadındı benim karım.

Ruhu bedenini terk ettiğinde dahi

Kapanmayan gözleri vardı, mavi.

İzin ver, onlar aydınlatsın kabrini.


Kadınlar, yeryüzünün iyiliğidir.

Bir kadın bu dünyadan eksildiğinde

Bu bir evin çöküşü demektir.

Çünkü evin direği olan adamın yıkılışı da

Beraberindedir.



Anneannemin anısına...