Sıkı sıkıya tuttuğum dikenlerimle vedalaştım bugün. Zaman verirsem iyileşir, biliyorum, öğrettiler. Pürdikkat inançla dinleyip sonra hiç duymamış olmayı, tüm detaylarıyla görüp hiç bakmamış olmayı, önce yolumdan edip sonra dönüp gitmeyi öğrettiler, öğrendim. Kestirme yollarını keşfettim korkakların. Her sokağını milim milim ezberledim, elimle koymuş gibi buluveririm sizlere, gözlerinden sobelerim. Sinemden içeri dolan güneş ışığına izin verdim. Renlerle barıştım. Siyahları kaldırdım raftan, siyaha boyayanları da sildim kalpten. Bahar temizliği algılarını biraz genişlettim, kırıklarımla birlikte olmazlarımı da süpürdüm güzelce, zihnimin camlarını sildim, artık net görünebilirdi manzara, aksi halde unutuvermenin güçlü kollarında alırdım soluğu da kendimi o siyaha sürüklemezdim bir daha. Bu sabah aynadakiyle birbirimize usul usul gülümsedik. Akıp giden sudan kurtulmamın birinci günü kalbime, gönlüme, ruhuma hayırlı olsun. Aklımla bin yaşayayım, ne iyi ettim de kendime geldim!