Yeraltı edebiyatı sevenlerin kesinlikle beğeni ile karşılayacağı, Bukowski, Palahniuk ya da Hakan Günday gibi yazarların tarzını sevenlerin mutlaka kaliteli bulacağı bit kitap. Kitabın isminde her ne kadar günlük dese de aslında takıntılı bir adamın cinayet romanı. İşin enteresan yanı ise adamın sadece başarıya olan takıntısı ve başarmak için her kılığa rahatlıkla girebilmesi.
Anlatım yer yer sıkıcı olsa da genelde iyi ve akıcı. En sevdiğim kısım ise, bu hikayede okuyanların kendilerini sadece baş karakterin yerine koyarak okumak yerine her karakteri tek tek yaşıyor olmaları. Sade bir cinayet romanı olmamakla beraber içinde felsefe, psikoloji, aşkı da barındırıyor olması hikayeye zenginlik ve derinlik katıyor.
Ve tabii ki vurucu bir son. Cagan Irmak filmleri gibi diyebilirim. Konu lastik gibi gerilip uzuyor ve sonunda birisi, tuttuğu o lastiği bırakıyor ve "şak" üzerinizde etki bırakabilecek, modern dünya klasikleri arasında yer alabilecek potansiyele sahip bir yapıt çıkıyor karşınıza. İyi okumalar ve bu yazarı ben keşfettim demek için bir fırsat.
"Alıntıdır"