bırak dönmesin kadranı beyaz plastik saatin


gece uzun


istemsizlik de eylemdir


türetilmiş çaresizlik acımış çay tadından


c'ansız yayın, kalabalıksızlık




der Verlassenheit




susmadan önceki çığlık bu


ondan bu biraz yutkunuş


biraz boğuk


biraz astım


kekeme sesler uğultusu


yurtsuz bırakılanlar korosundan




gölgesini aradığım çınarlar nerdesiniz


bir kelebek olsa ve gelse


olmaz ya konuverse parmağıma


o bal tutmayan parmağıma


ama önce gelse


yanımdayken gelse


tenimdenken gelse


terimdeyken gelse




bir çiçek olsa ve ben koklasam (onu)


sonuçta harmatan da çiçek mevsimi


şu yağmursuzluk


şu sağanak toz


şu kaju kokusu


kampüs ve mış gibi özgürlük


kimine mis gibi özgürlük


Örtüsüz bir toz bulutu


anlamını kaybetmiş hükmünü kaybetmemiş varlık vergisi


varlığım




der Flüchtling




ahirzaman sürgünleriyiz


muhacir, mülteci, misafir


herkimsek


şu içimdeki savrulmayan ağrı


fikri sabit bir yaftalanmışlık


kaçtığım mısralar kanca




bir ortaoyunu meddahı tükenmişliği var üstümde


kendime sancıyorum anca




umut baki söz yok


ama sözler ok


ama sözleri ok


saplanıyor içimin o savrulmadan sancıyan noktasına




Bir rüyaya uyanmak


Beni umutla


Beni umutla


Beni seninleyken unutma




Denilmiş bir zamanlar




Farzımuhal