Kapının kırılma sesini bekliyorum sultanım.


Ne yaman yaşamaktır benimkisi.

Brutusler de eksik olmaz sırtımdan, bilirsin.

Güvenmek açar bana onulmaz yaraları.

Yahudi bir tüccar etimi ister karnımın orta yerinden.

Daima borçluyum doymak bilmez yasalara.

Ve kanımı akıtır Iago'nun nifak tohumları.

Mağribi ile yapılacak bir düellodan daha tehlikelidir o tohumlar.

Yine de hepsine rağmen, inatla

Bir an olsun durdurursam seni seviyor olmayı

Yarım yamalak, bozuk ve vakitsiz kalırım şu boğucu dünyada.


Beni dualarımı değiştirmeye mahkum etme sultanım.


Hakkım yoktur tahtında, biliyorum.

Biliyorum, güven olmaz kazan kaynatan cadılara.

Ormanlar da yürür üzerime sökercesine köklerini.

Çıkar ana karnından doğmamış biri, dikilir karşıma.

Binlerce kez öldürür beni

Binlerce kez dirilirim.

Ve hiçbir tekrarda kavuşamam sana.


Bu trajedi haddinden uzun sürdü sultanım.


Kitabına uydurarak getir sonumu.

Ya bir kılıcın ucuna sürerek batır göğsüme

Ya da dudaklarınla taşı ölümü dudaklarıma.