savruluyorsun;

duygularla, inançlarla, sızıyla içinde

sıkı sıkı tuttuğun ellerinde

kırıntılarıdır bunlar gençliğin

bir bahar günüdür ömür

güneş dolu, yeşil-sarı

otobüslere doluşma oyunu sevgiliyle

yer kapmaca,

yürek çıngı,

el tutuşma.


savruluyorsun,

çökeliyor tortusu bakışlarına

ağır geliyor alnına çizgiler

belli olmuş yazgılar, heyecan tükenmiş

kazananlara saygılar duyuyorsun

dilinin ucuna geliyor, yutuyorsun

söylesen ne olur sanki

hiç bilinmeyenli denklemlerde

bilmeyenleri oynuyorsun.


savruluyorsun

rüzgar vuruyor yüzüne

gecenin körü, sokaklarda tembel adımlar

yalnızlıktan kör olmuş gözlerin

soruyorsun, ben kimim

güneşi sönmüş bir dünyada

ateşlenmemiş fitil, uyuyan mayın

yağmur başladı,

şemsiye alkım

şiir ışkın.


savruluyorum, kucağında saçlarım, dalda badem çiçekleri,

dağlar yürüdü, sular kurudu,

o bahar yolu harabe

o dağ yılgın

hep aynı gece, aynı rüya

yüzün bir tutam mayıs akşamı

okşasam uçup gider

dokunmuyorum

unutmuyorum da.