Ruhumu körelten bu ilacı biraz sargı bezleriyle bastırıyorum yeniden göğsüme

Kendimi yormadan

Kendimi acıtmadan

bir kâğıt kesiğine bile dokunmadan sevemediğimi fark ettim


Mavi kalemleri tükettim

siyah dediler tükenmez kalem dediler

bütün sözcükler anlamları gibi kapkaranlık şimdi


Biraz uykulu biraz solgun ve siyah öpücükler barındırıyor sayfa kenarları etrafında

bir kızgınlık beliriyor yüzünde

ölümün elleri açılıyor

               ben susuyorum

şiir de susuyor

konuşan yalnızca martılar kalıyor

ve mart ayı sevincini yaşayan kediler

sokakları bir sessizlik sarmalına bırakmak bize yakışır mı?

Ama bütün herkes gibi bırakıldık biz de

örgütlenen martılar, onları dinleyelim

Biz sadece bir avuç hayal kuran

bir martının ardına takılıp uzaklara gidelim

buradan uzaklara

o zaman bütün mahalle sussun

ve artık gerek kalmasın aşklarımızı gizli kaçamak yerlerde yaşamaya

Biz bir avuç hayal kuran

belki bir gün yeniden karşılaşacağız özgürlükte…