Tarihin ortasında kaldık,

Ne başlangıcız, ne de son.

Savaş meydanları görmedik belki,

Ama içimizde yıkıldı surlar,

Her nefesimizde biraz daha eksildik,

Bir avuç umut, bin parça keder kaldı geride.


Bize ne sancak verdiler, ne de yurt,

Ruhumuzda esir ettik göçebeliği,

Toprak bulamadık, kök salamadık,

Kendi savaşımızda kılıçsız düştük.

Bir hicret bu, görünen ama gidilmeyen,

Sessiz çığlıklarla ördük duvarlarımızı.


Büyük zaferler vaat etmediler,

Küçük yenilgilerle çaldılar ışığımızı,

Ruhumuz bir gemi, fırtınada savrulan,

Saklı limanlar aradık içimizde,

Her kayboluşta biraz daha uzaklaştık,

Kendi denizimizde boğulmayı öğrendik.


Biz tarihin ne çocuklarıyız, ne de kahramanı,

Ortada kaldık, talihsiz ve kimsesiz,

Buhranın ortasında ruhaniyetimizi yitirdik,

Ve nefes almayı öğrendik boşlukta.