Elinde bardak suyu gökten boşaltıyor melek
Damlalar döküyor yaprakları, hava karanlık
Bir eliyle suyu dökerken, diğeriyle feneri açıp kapatıyor
Melek, bize bir şey anlatmak istiyor
Karşıdan bir aydınlık yükseliyor ve o aydınlığın karşısında kendimi görüyorum
Hayli siyahım, yüzüm yok ve ellerim istemsizce kendimi gördüğüm surette bir şekil yaratıyor
Şaşırıyorum
Ben, bana bir şey anlatmak istiyor
Anlamıyorum
Vurmayla devrilen, kumdan kaleler inşa ediyor beşer
Harç döküp sertleştirmiş toprağı
Yıkılmaz, sağlam zannediyor zavallı
Ve suyu döken Melek serçe parmağıyla dokunuyor toprağa
Yıkıntılara bakıp gülüyor
Yıkıntılar bize bir şey anlatmak istiyor
Dünyaya gelmiş çocuk, ne şanssız ki kız olmuş
Takmışlar eşarbını daha adını bilmiyor
Göndermiş babası
Kızlığını alsın diye sakallı bir adama
Çocuk ağlıyor, alışır diyorlar
Çocuk ağlayarak bize bir şey anlatmak istiyor
Mmhhh oh!
-Şu fesleğen de ne güzel kokuyor-
Bardaktaki su bitti, susadım
Susuzluğum daha fazla düşünmeme engel oluyor
Düşündükçe yazamıyorum
Düşündükçe başka şeyler geçiyor aklımdan
Ve ben onları düşünmekle meşgul olduğum için tek kelime yazamıyorum
Susadım
Susuzluğum giderek artıyor
Nefes alamıyorum