Merhaba yabancı. Artık sen insanlar için bir yabancısın. Yanımda kağıt, kalem getirdim. Ben derdimi sadece kağıda anlatırım. Bu yüzden çoğu zaman insanlar arasında yalnız kaldım. Yanına küçük bir çam diktim. Haberin vardır sanırım. İnsan doğayla iç içe olmalı diye düşünüyorum. Gözlerimden gelen yaşlar için üzgünüm. Senin ölümün bana birçok şey öğretti. En önemlisini sana söyleyeyim mi? Yazdıklarımı okuyabilirsin diye düşünüyorum. Şimdilik bu dediğime inanıyorum. Her şeyin yaşayanlarla başlayıp ölenlerle bittiğini fark ettim. İnsanlar senin başrol oynadığın filmi izliyor. Bir gece vaktinde iyi bir film izlediğini düşün. Filmin sonunda herkes televizyonu kapatıp başını yastığa koyuyor. Bilmediği bir sonraki günü planlar. Sana böyle oldu. Çok iyi bir oyuncu olduğunu söyleyebilirim. Benim aklımın en kuvvetli köşesinde. Sigara için üzgünüm. Bu satır aralarında kaybolurken sigara yakmamam olanaksız. Her insanı sevmiyorum. Az çok beni tanıdığını biliyorum. İçimdeki o karanlığın farkında olan biriydin. Şimdi ben o karanlıkla baş başayım. Anlayacağın beni artık hiçbir güneşin aydınlatamayacağının farkındayız. Haftada bir ziyaretine gelmem senin için uygun mudur? Müsait olabiliyorsundur umarım. Ben şu sorularıma bile cevap vermen için neleri feda etmezdim? Ölümün önüne geçemiyoruz amca. Senden geriye kalan hafızamda birçok anıdan daha fazlası değil. Ölümü bilemiyoruz amca. Bu konuda benim cahilliğimi bağışla. Senden geriye kalan sadece benim. Dünya'ya bu satırları bırakmak bence saçmalık. Ben sadece kendimi bu şekilde avutan bir ahmağın tekiyim. Neyse, garip bir his çöktü içime. Burası sessiz, burası kimsesiz, burası yetim bırakılmış hırsı boşa çıkan bir çocuk. Benimde burasıyla aynı kabiliyetlere sahip olduğum söylenebilir. Sayfayı elimle kontrol etmem gerekti. Rüzgar seninle olan sohbetimize burnunu sokuyor amca. Sahi, sormayı unuttum. Oranın havası nasıl? Burada kuru bir sıcak var. Önceden bildiğin şeyleri sana hatırlatıyor gibiyim. Can sıkıcı olmamaya özen gösteriyorum. Varsa bir başka yaşadığın yer, eminim o yerin melodisi farklıdır. Burada melodiler paspal, bomboş insanlara verilen mesajlar. Şimdilik hoşça kal. Yanına bir çam ektim. Gelecek sefere kaktüs getirmeyi düşünüyorum. Sana sayfaların en başında "yabancı" dedim. Sakın bu hitabım için üzülme. İnsanların en büyük alışkanlığı çabuk unutmak. İnsan, unutmanın bir tedavi yöntemi olduğunu düşünüyor. En azından ben yaşamak için hatırlamak gerektiğini düşünüyorum. Unutmaya alışkın insanlar hakkında olumlu düşüncelere sahip değilim. Benim algılarım açık olduğu müddetçe hatrımdaki konumunu koruyacaksın. Yine görüşmek dileğiyle.



...