"Bölüşmek" diyorum hayatın katlanılabilir tarafına

Bir ormanın yalnızlığını bölüşüyorum gölgesinde

Bozkırı hiç tanımamış bir orman yalnızlığı

Kendini yalnız sanan bir kalabalığın deryası

Denizin nemini soluyan, sık sık suyun tadını alan bir orman

Bilmez çorak tarlaların yalnızlığını

Bilmek istemez

Gidemez

Gitse de yaşayamaz, barınamaz

Yalnızlık öldürmez, bölüşmek öldürür

Çığlığı duyulmamış yalnız sokakların sessizliğini

Ancak gece yoldan geçerken kendine dönenler görür

Geçtim sessiz bir sokaktan da

Ardımda çığlıkları kaldı

Ardım sokak lambalarının örtmeye çalıştığı yalnızlık

Ardım çığlık çığlığa içimden kaçış

Kendine dönenin türküsü gurbet olurmuş

İçim sılaya hasretken yolum aydın oldu hep

Hasret insanı diri tutar, içinden kemirir

Tıpkı ormandaki yalnız ağaç gibi

Bozkırda kolaydır bir filize umut bağlamak

Umut, ormandaki ağacın kendisidir

Keşke bilebilse tüm bunları

Görebilse, hissetse

İçinden dönemez çoğu zaman insan

Yolu yalnızlık olsa bile

Orman bir yalnızlık çektiyse

Sebebi bozkırı bilmemesinde