Büyüyorum. 

Hiç kimseye hiçbir şey çaktırmadan büyüyorum. 

Çok genç yaşlarımda kötü olacaksa bile “olsun” diye direttiğim şeyler; iyi ki olmamış dediğim şeylere dönüştü. Farkedince biraz büyüdüm. 

İkrah getirene kadar zorladığım durumlarla, el sallayarak vedalaşmayı öğrenince biraz da orda büyüdüm. 

Birkaç yıl önce balkonda ağlamıştım, orada da biraz büyüdüm. 

Uykularımı, birinin üzerini örtmek için böldüğümde de büyüdüm. 

Susmayı öğrendiğimde biraz daha büyüdüm. 

Olmayan şeyler için üzülme süremi üç güne düşürünce bayağı bi’ büyüdüm. Hatta boy attım. 

Olan her şeyde bir güzellik, bir öğüt aradığımda sadece büyümekle kalmadım büsbüyüdüm. 

Arkama bakmamayı öğrenince büyüdüm. 

Bastonsuz yürümeyi öğrenince büyüdüm. 

Anı denilen şeylerin sadece yük olduğunu anlayıp, yok edince büyüdüm. 

Senede bir yaş alıyoruz ama ben sene içerisinde üç beş yaş alarak büyüdüm. 

Kimseye bir şey belli etmeden, sessiz sedasız bir köşede kendi kendime büyüdüm. 

Daha olmadım ama bayağı toparladım. 

Büyümek çok güzelmiş!

Sizler öğrettiniz ve ben büyüdüm.