Dantelle örtseler yüzümü rahatlarım

Derzdeki parmağım bir yuva bulsa

Bursa’daki bir torna tezgahından, 

Uykumu taşıyan pazar tahtalarına 

Ağzımda kibrit çöpü ve titreşim

Yanarak temizlenen şeylerden bahsediyorum 

Derze bir boşluk değil

Yağ ve kir ve aklanmaz bir suçlu deseler

Su bulsam rahatlarım


Utanınca kilimde desen yüzüm

Çocuk doğurmanın kablosuzu

Her cumartesi kaldırım taşlarına işlenişim bundan

İğne dese rahatlar 

Ve vazgeçerim damarlarımdan

Allahla sınanıyorum çünkü 

Bir yokluk kendisinden daha sertiyle kesilir


Bazen Galatada köprüde

Turuncu giymiş bir çocuk ayıp değil mi?

Bazen kaçarak ölürken unutur

Yaşamak bu dediğini

Yaşamak biraz da hiç aramızda bulunmadan

Derzle bahse tutuşan üçüncü tekir kişi


Bir kedi duysa rahatlarım

Gün zor derken topladığı ellerini

Geçmişe açışını