kristal koğuşlar ardıma yıkılır,

ben cansiperane günceler tutarım.

bedenim etten kemikten ve cılızdır

ama ruhumda manastır türküleri çığrılır


sefillerin kalburüstülüğüyle donanmışım

hücre boyu karşıtlıklar sarar kanımı 

yeryüzüne içim küfürlenir,

tek denize sevinçler geviş getiririm. 


gökyüzünü dize getirecek kadar güçlü,

yüzüstü yer dibine batacak kadar iradesizim.

histerik midas'ın kaygılı tavırları çökerken

kemiklerim çeşitli kubbelere işlenir.


serde avrasya'nın kadim bozkırları,

elde epi topu iki günlük yol.

gölgeleri aydınlıkla dinlendirsem

kör ışıklar tırnak içlerime çekilir. 


gemici düğümleri dolanır yutağıma

yine de sağır eden oktavlara çıkar sesim

sonsuz dizi yalanlara maruz kalsam

doğru sellere vurgun olur bedenim.


gel şimdi gözlerime çam sakızı ser,

ister kanatlarımı çarmıha ger,

duyumlarıma ateşten tıpalar ver,

ben kendimi hür saydığım gün kadarım.