Uzak bi' cümbüşten geliyor yağmur kokusu

Yıllar öncesine ait bir mevsim geçişi gibi

Hasta ediyor insanı.

Bir şiir yağmurla mı başlamalı?

Kar yağsa mesela önce daha güzel olmaz mı?

Şiirlerde yalana yer yok

Kar yalan söyler

Melek beyazının altında sokağın kiri pisi

Kar yağmamalı sokağıma

Yağmur altında ıslanmalı tenim, yüreğim

Belki böyle temizler umut denen illeti.


Zebanilerim hep kar yağsın istiyor

Umut hep saklı kalsın yürekte

Bitmez bir çığ enkazında

Umut beni tüketsin istiyor

Cehennemin sesi çok yüksek çıkıyor


Hani nerede benim cennetim?

Bir dua sessizliği var sokağımda

Zebanilerin sesi bu yüzden yüksek

Konuşmalı insan bağırıp çağırmalı

Yoksa kendi sessizliği,

Bir mezar taşı gibi dikiliyor baş ucuna

Soğuk ve sonu belli.


Üşüyorum;

Bir mezar taşı koydun baş ucuma

Ölmek denen zaferi

Yürek tek başına göğüsledi

Bu sensiz ilk zaferim.


Sessizliğim derdim sana

Huzur doluydu sokaklarım

Cennetimde sadece sen ve kuş sesleri

Şimdi ateşle yıkanıyor sokaklarımdaki çığlıklar

Kulaklarda müthiş bir uğultu

Enkazımda yer yok ne kara ne yağmura

Cennetin çöküşü çok gürültülü oldu.