Ne bir veda sözü ne bir pusula,

Doldurdun anıları, tek bir bavula..

Bu eziyet reva mı söyle bu kula?

Bıraktığın enkazı, gör de çık yola...


Onca güzel duyguyu bulduğun vakit,

Kolay mı vurmak, kapıya kilit?

Geceyi sabaha buldur öyle git,

Gördüğüm rüyayı, yor da çık yola..


Vazgeç bu gidişten, keşkeler sarmadan,

Fotoğraflar, albümlere esir olmadan,

Dönecekmiş gibi çok geç kalmadan

Çalar saatini kur da çık yola...


Gün doğmaktan ar eder, gittin gideli,

Kopardın, ruhuma değen o eli,

Boynunda yıllarımın ağır vebali,

Hakkım helal midir, sor da çık yola...


Gayrı iflah olmam, bu son darbedir,

İçim, yıkık dökük viran haldedir,

Tabipler bilmez, yaram nerdedir,

Göğsümden kurşunlayıp vur da çık yola...