çiviledim göğe sessizliği

arşa değdi harfler bir bir

karıştı kar nefesime 

bir şaşırtmaca bir bıçak

sevmek benim neyime? 

kanunlar üstüne, ben bir kaçak!

kaça kaça sana geldim

şimdi senden de mi gitmeli? 

tahtalarımda güçsüz çıtırtılar

çok bekledim bilincime süzülmeni


gözlerimde kimsesiz bir özlem var

çatısız bir evde aradım maviyi

ceylanın bacağını kırdı düzenin

bir daha da çözemedim yürümeyi


bakma artık gör yolları

sevmemek için kör olmalı

anlamamak, şımarıklığın getirisi

madem bendim bu köyün delisi

değme, uzaklaş yanımdan


sana kalır bu sevdanın lekesi 

laf lafı açar, kaderimin cilvesi

deliliğim söz olur, sen aklın kanısı

düşünme sakın, parça kopar canımdan


ben tutamam kendimi

düşlerim sussa da vardır bir yarası

sokaklar sussa da vardır bir anısı

yok olamazsın öyle karar verince

geçmiş zamanın da vardır bir karası 


ani kramplar girer ellerime

olsa bilirdim, yazmak değil çare

uyurken solumdaki çıkmaz tekte

bazen sevmenin de vardır bir ayarı


pas ve keder tutmuş tabağım

acı bir tadın var bugünlerde

deniz kenarında biraz hava alalım

sen ileriyi anlat, ben sarayım düne


ışıklar tepesini söndürmüşler, neden?

artık başka ışıklarla aydınlanır yolum

algılar seçer yerde göğde seni

aydınlıktaydın, hemen çevirdim boynu


her ne olursa olsun, başka ışık da bulsam

ellerimi bıraktığın yola çığ da vursa

dönüş yok, helal ettim sana, verdim solu

gözlerimi kapattım ve ardımda kaldı kokun

artık ciğerlerim yalnız bir kaya, etrafı yosun


sen soktun bizi bu kör karanlık dehlizlere

yüzme bilmezdim sen de korkardın sudan

teslimiyetti payımızdaki tek çare 

boğdular ikimizi hayat denen suda


tuzlu bir sevda geçti burnumuzdan

gençti yaşımız, gözyaşı zannettik

yollar çizdik bir bir avcumuzdan

her boşluğa birileri sığar farz ettik