Çocukluğumda tam bu yoldan geçerek kağnı arabasıyla tarlaya gidilirdi. Dedemler öküzlere boyunduruk bağlarken, “Sahi bizi götürürler mi bu sefer?” diye beklerdik heyecan içinde. Tarlada çok iş olunca, çocuklarla ilgilenemeyiz diye götürmezlerdi bizi bazen. Ne üzülürdük. “Biz ne işten!

Onay çıkınca ne sevinirdik! Yerimizde duramazdık… Zaten mesele tarlaya gitmek değil, kağnı arabasına binmekti. O nasıl bir keyifti öyle!

Aradan neredeyse 25 yıl geçmiş. Onca yıl sonra, aslında insan ömrün ne kadar kısa olduğunu seni bir zamanlar “sırf çocuklar sevinsin” diye tarlaya götüren deden ve anneannenin yolun sağında gördüğümüz ağacın tam da karşısında yatıyor oluşundan anlıyorsun. Burdan hiç böyle bakmamışım. Kafamdaki kağnı arabasına uzaktan baktım bu kez, kadrajımın ardından saklanıp…

Çocuk büyüdü, minnetle…

📍 Zonguldak/ Çaycuma/Karapınar/Hasanbeyoğlu Köyü