kimlere neler oluyor?

bizlere neler oluyor?

kimiz biz, bize ne?


neye isyandır bu, neye kalkışmak

gerek var mı böyle bir dibaceye

ne nasıl oldu, nasıl soldu çiçek

neden doğmuyor güneş artık sabahın erkeninden

kırk kez düşer de akıllanmaz, sertelirken korkarız neden

kağşamak mı geldi bir kere başa, bir sigara bir reverans

yaşarken öleceksin, pes!

diyeceksin, daha yolun sonuna varmadan

güldürecek seni, koftiden arkandan tutulan yas.


uçsuz bucaksız, evet

fakat nasıl olur da kusursuz derler bu dünya için?

dünya tamu, şehir tamu, ev tamu...


aynadaki sen, seni tanıyor mu?


ne kayra kadar cesurum, ne şairler kadar yalancı

yaşım kere yaşam, buna mecburum buna ısrarcı

bu sesler sana yabancı geliyor mu?


ben zannettiğim ben, beni tanıyor mu?


kimdi bunu yaptıran bana kim?

kim ufku gören gözlerimi kör etti?

benim yazgım beni tecrübeler kucağına mı doğurur?

yoksa evi mi zanneder ki alın çatımı sinirim orda durur?


kendi hakkıma girdim, kendim ettim yerimi yurdumdan

talan nedir işte böyle öğrendim


ölümü düşünmekten önünü görememekti benimki, hepsi bu...

-ölüm, sonsuz tekrarı nedeniyle yaşamdan da mavera.