zihnimi hoyrat bir uğultu esir almış

yine bir mahşer gizli odamda

doğrulsam yattığım yerden

bu çöküşe karşı gelemez bileklerim

aynaya bakmak oynayacağım en büyük kumar.

gözlerimin alevi sönmüş

dahası gülüşlerimin yerini almış

buzdan bir suret karşılayacak beni.

işte o zaman daha sessiz akacak gözyaşlarım

yıkayacak ruhumun ücra köşelerini.

sesime uğrayamayacak eski benin tınısı

birkaç tel arasında sıkışıp kalacak sözcüklerim

duyulmayacak.

yangını olmayacak şehrin suskunluğum

ama yağmur da yağdırmayacak

karanlıklar örtecek üstümü

aydınlık benden uzakta vuku bulacak

enkazımın altında kalacak kalbim

yeniden atmayacak

bittiğim yer, başlangıcım olmayacak şimdi.