Her insan bir nebze de olsa kin sahibidir. Yarını göremez, duyamaz ve hatta hayal dahi edemez ama yarınlarda yaşayamayacağını düşündüğü olaylara, kendi kaderine yazılmadığı için kin tutar. Başarısızlık yaşadığı konuda, emek harcayıp başarılı olanlara kin tutar. Kimisi de kendine tutar kinini; o kadar kinlidir ki insanlara kimse kalmamıştır kinlenecek, kendiyle savaşmıştır. Öyle ki en acı örneklerini bu son Covid-19 denilen virüsün alametinde gördük. İnsanlar, daha iyi bir tanım ile gençler, her fırsatta yalnızca kendi bildiği doğruları nesillerine aktarmak, bir hoş sohbet, birkaç kuple tevazu içinde yıllarca yok olup giden hayallerinin gerçekleşmesi ümidiyle kendilerine bir şey anlatmaya çalışan ciğeri sönük, teni kırışık ve sünmüş fakat hayallerine ve ruhuna hiçbir zarar veremeyen yaşama, kedere, yokluğa rağmen boyun bükmemiş ihtiyarlara, o dinledikleri ve kendilerince kayıp olan zamanlarının intikamını alırcasına saldıran yurdum gençleri.

Yardım kuruluşlarına hiçbir araştırma yapmadan saldıran fanatik muhalefetciler. İşini iyi yapan insanlara çamur atan troller. Hayatta hiçbir zaman sözlerini karşı tarafa geçirememiş, dinlenmemiş ve bunu içine dert edinmiş, "benim bir akrabamın abisi hastanedeymiş, çok kötüymüş durumlar" diyerek sonrasındaki etkiyi düşünmeden, o an kendini dinletmenin hazzını düşünen kaoscular.

Birkaç beğeni uğruna değer edindiği kutsalları da alet ederek, yalan haber üretip kendinden daha fazla beğeni alan arkadaşını ezdiğini düşünen beyinsizler. Hepsi bize gösterdi ki belki kayıp vereceğiz, belki şu an yanımızda, karşımızda oturan insanı bu belada kaybedeceğiz ama bu da geçecek, bu da unutulacak ve çaresi bulunacak ama bu bütün sorunlu kişiliklerin altında yatan 'kin ' duygusu asla yok olmayacak... çoğalacak ve bir çığ gibi insanlığın üstüne düşmeye devam edecek. İnsanları belki öldürmeyecek ama bir acı gibi öldürmediği için güçlendirmeyecek de veyahut bir mutluluk gibi her anı sevinçle doldurmayacak. İçin için kemirecek ve son nefesini verirken anlayacak insan neden öldüğünü ama çok geç olacak. Şimdi dost, ne sen hasta olup sabahı bekle ne de ölüp mezarı beklet. Sen bu kin denen günahından kurtul varsın şeytan da sende olan mesaisini erken bitirsin. Sağlıkla, huzurla, mutlulukla, insanca ama yalnızca insanlarla değil evrendeki bütün canlılarla barış içinde yaşayana dek, kinlerimizi unutalım ve gülelim... kahkahalar atalım, acılara, ölümlere ve mutsuz olmamız için çalışan bütün nedenlere rağmen...