Uzun bir hikaye aslında.

Bir varlık yokluk içinde doğanlardan ama gerçek. Kanlı, canlı ve günahı, sevabı ile dağ olan bir kadın.

O kadın benim.

Bir zamanlar ailevi kargaşalardan ruhumun çok şey yaşadığını ve şekil aldığını düşünür, acılar içinde piştiğine inanırdım. Meğer ateşi uzaktan izlemişim sadece. Farkına varmak daha fazla acıyı yaşamakla oldu. Önceleri şikayet edecek olsam da şimdi tüm bunların Allah'ın beni sevdiğinin bir kanıtı olduğuna inanıyorum. Asla günahsız değildi sonuçlarım seçimlerimin öpücükleriydi. Fakat şu an hissettiğim teslimiyet ve sevgi....

Tarif edilebilir olamaz.

Sabrım, inancım, tövbelerim ve gözyaşlarımla yıkadığım çabalarımın bana sımsıkı sarıldığını hissediyorum. Her gün acılarımdan doğan kanatlarımın güçlendiğini görebiliyorum. Tüm acılarıma ve onlara neden olanlara her gece bir dua gönderiyorum. Elbette hayatımda yerleri kalmadı. Ama beni ben yapan gücü bulmama ve rabbimin kalbimde yarattığı müthiş tevekküle sebep oldular.

Kendime dağ oldum. O dağa güzel bir ev yaptım. Her tuğlasında kanlı gözyaşlarımın izi ile..

Şimdi o eve ağaçların arasından bakıyor ve gurur duyuyorum. Yarın ise evimin huzurunu yaşamayı heyecanla bekliyorum.