Bir sokakta gördüm seni, kaldırımları çiçekli

Bir bez bebeğe bakıyordun bana baktığından daha samimi

İnsanın boğazından da geçebilirmiş dev gibi bir gemi

Yalnız İstanbul'un değil


Bir sokakta gördüm seni, gün güneşli

Bir porselen bibloya gülüyordun bana güldüğünden daha neşeli

İnsanın gözlerinde de kırılabilirmiş su dolu bir testi

Yalnız su yolunda değil


Bir sokakta gördüm seni, sokak lambaları mavi

Bir zehirli sarmaşığa sarılıyordun beni sardığından daha özlemli

İnsanın kemiklerinde de akabilirmiş bir akrebin zehri

Yalnız damarlarında değil


Bir sokakta gördüm seni, bir köşede bir dilenci

Herhangi birini öpüyordun beni öptüğünden daha şefkatli

İnsanın ruhu da her an terk edebilirmiş bedeni

Yalnız ölümünde değil


Ben ki nerede güzel bir çiçek görsem yakınlarında mezar aradım

Savaş meydanında siperlerimi kibrit çöpünden yaptım

Şimdi ayçiçekleri yetiştiriyorum yattığın yerde

Siper de kurmuyorum artık senin sayende

Rengi solmuş fotoğraflarda saklıyorum seni

Olur da bir gün çıkar gelirsen o fotoğraflardan

Yerin solgun duvar kağıtlarından fazlası değildir, bilesin