Siz daha delirmediniz mi?

Merak ediyorum... Aldığınız nefesle oksijen ihtiyacınızı nasıl gideriyorsunuz?

Oysaki benim burnum da bayağı büyüktür ama gün içinde defalarca derin nefes alıp ihtiyacımı gideremediğim hissine kapılıyorum.

Sigaradan değil bu ciğerlerimden daha hasarlı organlarım var.

Amaaan, siz de! Ezber bilgilerle yargı dağıtmayı ne çok seviyorsunuz, ben de oturmuş sizi adam yerine koymuş soru soruyorum.

Aklımdayken şunu da sorayım...

Unuttum işte.

Neyse... Hatırlarsam yazacağım, devam edelim, biraz hislerimden bahsedeyim.

Sanki bir ben kalmışım şu koca dünyada

Yağmurlar bir bana yağıyor, soğuklar bir beni üşütüyor gibi...

Yalnızlık değil bu, bu başka bir şey... Sessizliğin sesleri kulaklarımı tırmalıyor. Ruhumun inlemeleri uykularımı kaçırıyor.

O kadar çok hasret var ki içimde bir bir isim veremeyecek kadar yorgunum. Bir taş çıksa önüme kaldırmak bir yana etrafından dolanamayacak kadar yönsüzüm.

Buralarda yürümek istemiyorum. Bu benim yolum değil.

Mutluluğun arka sokaklarında bir başıma dans etmek, kahkahalarımın yankısını dinlemek artık o kadar kolay değil. Yeni yeni oyunlar kurup üstelik kendi kurduğum her oyunda yenilmeye tahammülüm kalmadı. Kendime tahammülüm kalmadı... Sizlere de tahammülüm kalmadı.

Hahh Hatırladımmm!

Sizleeer kendinize nasıl tahammül ediyorsunuz?