Ağaçlar canlarını feda ediyor
Yapraklar teker teker ebedi dünyaya kavuşuyor
Bizler sessizce sevdiğimizi gömer gibi başımızı eğiyor, imreniyoruz
Bir at olabilir veya bir hayvan
Geçerken yanı başımızdan, selamlıyoruz sanki eski bir dost gibi
Yaşlı veya fark etmez bizden bir yaş büyük bile olsa, bu yıl farkı da olabilir, bilgi de
Hürmet duyuyoruz
Toprak Ana feryat ediyor
Duymuyor musunuz çığlıkları!
Ne değişti bu kadar?
Söylememe izin verin
Toprak Ana'yı duyamayacak kadar yüksekteyiz
Toprağı hissedemeyecek kadar muhtacız!
Ağaçlar artık feda etmiyor
Nasıl olsa kalan son ağacı da kestik zaten
İnsan veya insan dışı her şeye
Saygımız yok, geçmiyorlar artık yanı başımızdan
Nasıl olsa kalan son cana da kıydık zaten
Hürmet edebileceğimiz kimse yok
Yaş farkı var fakat bilgi farkı yok
Nasıl olsa kalan son hürmete de saygı duymadık
Geri dönüşü artık yok!
Kalan son tufana da inanmadık zaten
Dağlar bizi görünce eğiliyorlar
Bu saygı değil bir matem!
Hâlbuki bize hürmet eden dağları da yıktık, geçtik zaten
Geriye ne kaldı?
Asi insanlar
Günah işleyen
İsyan edenler
Korkarım dostlarım
Binlerce çağ varken biz Tanrı'nın lanetlediği demir çağa geldik
Korkmayın, onu da erittik zaten.