Bütün dertlerin bittiği yere gideceğiz diye dertlenmek ne budalalık! Yüzyıl daha yaşamayacağız diye ağlamak, yüz yıl önce yaşamadığımıza ağlamak kadar deliliktir. İnsanlar yaşatarak yaşar birbirini. Ve hayat meşalesini, birbirlerine devreder, koşucular gibi. Hayat bir işinize yaramadıysa boşu boşuna geçtiyse, onu yitirmekten ne korkuyorsunuz? Daha yaşayıp da ne yapacaksınız? Sizin hatırınız için evrenin bu güzel düzenini değiştirecek değilim ya? Ölmek, yaratılışınızın koşuludur ölüm sizin mayanızdadır: Ondan kaçmak, kendi kendinizden kaçmaktır. Sizin bu tadını çıkardığınız varlıkta hayat kadar ölümünde yeri vardır. Dünyaya geldiğiniz gün bir yandan yaşamaya, bir yandan ölmeye başlarsınız. Bize verdiği hayatı kemirmeye başlar ilk saatimiz. Doğumla ölüm başlar son günümüz ilkinin sonucudur: Yaşadığımız her an, hayattan eksilmiş, harcanmış bir andır.