Adımlarım bir ok gibi hep sana isabet etti

Tam ulaştım derken tsunamiye değdi

Boğulurken düşledim sesini ve sessizliğini

Artık iyi sürmeliyim bu şeritte kendimi


Sanki bunca zamandır aradığım güzelliktin

Nisanda, eylülde görsün gözlerim keşfi ve keyfi

Seni yakalasam zaman yanlıştı, seni kaybetsem ben yanmıştım

Seni düşlerimde saklasam kaygım olurdu kaybım


Yollara ayak uyduramadık, farklı evrenler aradık

İlk defa sana gelmek istemedi adımlarım

Yakaladın beni hapsettin bir balkona

Seni özledim ve hep kaldım orada 


Sözlerin bir ok gibi nefretle ruhuma isabet etti

Akıp giden ve durup kalan anların esiriydim sanki

Ben mi yanlıştım Tanrı'm 

Mavilikleri izleyen yeşilliğim yanmış zamanda kaldı 


Cehennem beni yavaşça içine çekiyor 

Rüyalarımda seni görüyor, son bir elveda diyorum 

Lütfen beni soğuk ve arsız kalplerden kurtar sayın kendim

Yoksa bilincimi Antarktika'ya göndereceğim


Yanmış zamanda yanlış yerde bir deniz kızı

Özünde istemediği tüm felaketleri yapar

Hiçbir zaman ulaşamayacağı o mutluluğa kapılıp 

Cevaplar peşinde huzursuzca durmadan koşar


Geçen saniyelerin telafisi yok ki hiçbir evrende

İkimiz de pişmanlık içinde fark edince 

Hayatın adaletsizlikte sonsuz bir döngü olduğunu 

Unutulmama isteği ve derin bir özlemin içinde anlıyorum 


Rüzgarda harlansın hislerim hatırlatsın bana serinlikleri

Derinlikleri görmek için kullandım sessizliğimi

Küllerimden doğsun buz tutmuş kalbim bir Anka kuşu misali

Nefes alıyorum şimdi yarınım yokmuş gibi 


Yol boyunca izlediğim o yüzler nerede?

Yüzleşmekten korkup rollere girenler bu çevrede 

Siyah beyaz temayla kurduğum temaslar

Uykusuzluklar enkazında, ruhumu kemiriyor bu şarkılar