denizin uçsuz bucaksız göründüğü evimizin pencere kenarında,

durmakta olan perde tatlı tatlı havalansa.

ben başında piyanomuzun 

bu eseri çalmaya uğraşsam.

hepte aynı notayı basmayı unutuyorum, biliyorsun;

takıldım mı takılırım. 

sonra sen çıkıp geliyorsun odadan,

mevsim birden yaz oluveriyor

tüm tomurcukların çiçeklendiğine şahit oluyoruz 

ellerimi tutuyorsun, 

haydi tekrar dene diyorsun,

ben sana yeniden aşık oluyorum 

sen bana zaten çok aşıksın 

ellerimi tuşlara götürüyorsun

gözlerin gözlerimde 

istemsizce dökülüyor notalar, 

aşkımızın nezaretinde.

sonra biz oluyoruz,

denizin uçsuz bucaksız göründüğü evimizin, pencere kenarında

yeniden doğuyoruz ama bu kez birlikte 

batmakta olan güneşi uğurluyoruz el ele

biliyorsun, vedalardan hiç hoşlanmam. bu yüzden içim daralır akşamüstleri.

elimi tutuyorsun sımsıkı, güneş batmaktan vazgeçiyor. 

olur mu hiç öyle şey diyorlar 

aşıksanız her şey mümkün diyorum 

bakıyorlar öyle.

ben sana bakıyorum, doyamıyorum. 

denizin uçsuz bucaksız göründüğü evimizin, pencere kenarında

esen rüzgar fesleğenlerin kokusunu getiriyor burnumuza

terastaki domatesler olmaya başlamış diyorsun meraklandırıyorsun beni.

biliyorsun; güneş bu kadar tepedeyken dışarıda bulunmaktan hoşlanmam. 

terasta buluyorum kendimi, sen oradasın ya, önemi kalmıyor başka hiçbir şeyin.

güneş tepemizde bize nezaret ediyor, biz öpüşüyoruz.

elimi tutuyorsun sımsıkı, güneşin önüne bulutlar geçiyor.

o an anlıyorum, anlaması zor olanı. 

gözlerine bakıyorum, kendimi buluyorum.

denizin uçsuz bucaksız göründüğü evimizin, pencere kenarında


https://open.spotify.com/track/1Ut7ZxXvIk4GpirQnZInPY?si=n7ks3uGAS1qZqdKTTUrdRA&context=spotify%3Asearch%3Abethowen%2Bspring


(Yukarıdaki eser dinlenerek yazıldığından o şekilde okunması rica olunur.)