üstüm hâlâ kokarken sen 

duvarıma damlamış kanınla beraber

dalmaya çalışıyorum 

derin uykuların 

sonsuz karanlıkların içine

ve bilmiyorum nereye gideceğimi  

bilmiyorum ne yapacağımı 

ara bir sokakta kayboluyorum 

yalnızlığımla baş başa kalmak istiyorum 

bir yerde korkup kaçıyorum 

hararetli cümleler yakıyor zihnimi 

bomboş hissediyorum 

ve ne eksik bulamazken

kederden sisli 

dertlerden toprak bir tepe

çekiliyor önüme 

aynalara bakıyorum

allak bullak kafam 

oralarda bile bulamam kendimi 

acınası ruhum batıyor canıma

ucubeleri andıran bir gülümsemeyle 

izliyorum dünyayı 

gemiler gelip geçiyor

ben seni izliyorum

belki kendimi bulurum diye umuyorum

her bir defasında 

boşa hayallerim 

yudumlanan şarabın

sarhoşluğunu beklemek kadar