adımlarım yavaşlıyor sevgilim 

sırtım doğuştan kambur 

git diyorsun bacaklarım acıdan uyuşmuş

bu acı olmasaydı gitmez miydim diyorum 

sen git diyorsun 

gitmeye yaka paça kovulduğum gün karar veriyorum,cebimde beni sevdiğin zamanlardan bir fotoğraf

defalarca ateşe attığım sonrasında  yanmayı göze alarak hatta hiç umursamayarak alevlerin arasından çekip çıkardığım o fotoğraf…

gülümsüyorsun,gülümsüyorum 

her gün bir bahaneyle açıp baktığım o fotoğrafında tam 23 tane kıvrımlı siyah kirpik saydım,yüzüne düşen gölgesinde bir sıcaklık aradım. 

kıvrılmak istedim 

orda uyumak  

orda yaşlanmak 

yanında duran kendime seğiriyor gözlerim sonra 

seninle yalnız seninle bu kadar açılan ağzıma,dişlerime bakıyorum

aslında senden çok kendime bakıyorum 

bir insanın bir diğerine ne kadar iyi gelebileceğini ne kadar mutlu edebileceğini yanındaki bende görüyorum 

kaldırıp kafamı solgun yüzüme bakıyorum seninle tanıştığım çocuk yanımı yokluğunda yitirmeme şahit oluyorum her seferinde 

susuyorum

dışarda bir araba diğerine çarpmamak için frene basıyor aynı anda kornaya,bir çocuk ağlıyor,onu susturmaya çalışıyor annesi sonra kuş cıvıltıları 

ılık akşam üzeri dinginliğinde herkes evine dönüyor

biri,kulağıma bir şeyler söylüyor umutla ilgili,inanmayla ilgili 

güneşli günlere,çocuklara,aydınlığa ve sana inanmıyorum diyor biri 

susturuyorum sertçe 

sonra sakince hak veriyorum 

susuyorum

sustukça debelenip duran acımı kimseye anlatamıyorum 

annemin sakinleştirici sesi karışıyor zihnimdeki seslere 

annem iyi ki var diyorum 

yemek kokuları,tabak çanak sesleri bir an olsun bütün bunlardan uzaklaşmamı sağlıyor,annem iyi ki var diyorum. 

ağlıyorum 

ağlayınca çirkin olduğumu söyleyen sana inat ağlıyorum 

kendim siliyorum gözyaşlarımı sildikçe yenileri akıyor 

hayret ediyorum göz pınarlarıma çoktan kurumalıydı diyorum 

gülüyorum böyle düşününce 

saçlarımı düzeltiyorum 

yetişebilsem yanaklarımı öpmek istiyorum 

sararmış,solmuş yanaklarımı

içimden bağırmak geliyor bıraktığın boşluğu dolduracak kadar bağırmak 

bağırıyorum

boşluğun,varlığın kadar canlı boşluğun orda duruyor 

dalga geçer gibi gülümsüyor ben buradayım beni dolduramazsın diyor 

susuyorum

güçlü bi ses duyuyorum babam mı? hayır değil ondan da güçlü…

tanrı…tanrı 

kalk diyor sanki 

bana kendime gelmem için emir veriyor 

o ılık akşamüstü hatırladığım tanrının varlığıyla 

dualar ediyorum  

bu acı bitsin diyorum sabret diyor annem 

benim için konuşsana tanrıyla diyorum gülüyor 

tanrım! 

benim, ben

zavallı aciz bedenim burda karşında intihar günah demişsin bunca acıyı yaşamak bile isteye yaşamak günah değil mi? umutsuzluk günah değil mi? konuşsana…konuş