Dj Shadow, yüzlerce farklı plaktan sample kullandı. Bunların çoğu 1960'ların ve 1970'lerin unutulmuş plaklarındandı. Bu plakların hepsi bir plak dükkanının devasa bodrum katından toplanmıştı. Shadow bu sample'lar ile sinir bozucu olduğu kadar heyecan verici bir sound diyarı yarattı. Progresif rock kayıtları, bağlamından koparılmış komedi kayıtları, az bilinen folk müziği, katman katman davul sample'ı ile birleştirince, ortaya ilk dinleyişte kulağa aşina gelse de hiçbir şeye benzemeyen Endtroducing..... albümü çıktı. 


The Number Song ve Organ Donor gibi şarkılar, Shadow'u etkileyen ilk eserlerin yüksek tempolu cıvıl cıvıl halini yansıtırken, öbür yandan da albümün karamsar ruh halini sürdürebiliyor. 


Midnight In A Perfect World ve What Does Your Soul Look Like serisi gibi insanı sarıp sarmalayan şarkılarsa, sample temelli müziğin o güne dek başarabildiklerini zorlayıp, fersah fersah ötesine ulaşıyordu.


Albümün bütün haline bakıldığında, sıradan konulardan yoksun bir konsept albüm. Üstelik yalnızca bir kısmının adını vermek gerekirse Massive Attack, Radiohead, Björk gibi envaiçeşit deneysel sanatçının daimi başarısının da yolunu açtı.